Brodie Raporu / Jorge Luis Borges
Brodie Raporu
Brodie Raporu’ndan…
Bir öğle sonrası, ikimiz baş başayken, yaşamından bir alıntıyı bana açtı. Bugün, organik olarak bazı ayrıntıları değiştirerek size aktaracağım.
“Hiç kimseye anlatmadığım bir şeyi size açacağım. Karım Ana da diğeri yakın dostlarım şeklinde vakası bilmiyor. Geçeli o denli uzun süre oluyor ki, sanki benim değil de, başka birinin başına gelmiş şeklinde görünüyor bana. Bir ihtimal anlatımı, kuşkusuz hançer darbeleri katacağınız bir öyküde kullanabilirsiniz. Size Entre Rio yöresinden geldiğimi söyleme fırsatı oldu mu bilmiyorum. Yahudi Gaucho olduğumuzu söylemeyeceğim; Yahudi Gaucho asla olmadı. Tüccar ve çiftçiydik. Urdinarrain’de doğdum, bu yerin oldukca silik bir anısını saklıyorum; akrabalarım, bir dükkân açmak için Buenos Aires’e ulaştığında, daha oldukca küçüktüm. Birkaç evin ötesinde Maldonado, sonrasında da çorak topraklar vardı.
Carlyle insanların kahramana gerek duyduklarını yazdı. Grosso’nun tarih kitabı bana San Martin’e tapmayı önerdi, fakat onda Şili’de savaşmış ve artık bronzdan bir heykel ve bir meydan adından öte olmayan bir askerden başka şey bulamadım. Tesadüf karşıma oldukca değişik bir kahraman çıkardı: Francisco Ferrari – ikimiz de talihimize küselim. Sanırım ilk kez ondan söz edildiğini duyuyorsunuz.
Bizim mahalle, söyledikleri kadarıyla, Corrales ve Bajo şeklinde huzursuz değildi, fakat kendi kabadayı çetesi olmayan kahvehane de yoktu. Ferrari, Triunvirato ve Thames sokakları köşesindeki birine takılırdı. Beni, onun yandaşlarından biri olmaya sürükleyen vaka da orada geçti. Yarım litre Paraguay çayı almaya gitmiştim. İçeri uzun saçlı, bıyıklı bir yabancı girdi ve bir kadeh ardıç içkisi istedi. Ferrari tatlı bir sesle konuştu:
— Dün akşam Juliana’nın eğlencesinde karşılaştık değil mi? Nereden geliyorsunuz?
— San Cristóbal, diye yanıtladı diğeri.
— Tekrar buralara gelmemenizi öğütlerim, dedi Ferrari. Size üzücü dakikalar geçirtebilecek utanmaz kişiler var çevrede.
San Cristóbal’li adam, bıyığına ve fiyakacı havalarına karşın çekip gitti. Bir ihtimal ötekinden daha azca yürekli değildi, fakat tüm çetenin orada bulunduğunu biliyordu.
O andan sonrasında, Francisco Ferrari on beş yaşımın beklediği kahraman oldu. Esmer, uzunca boylu, sağlam yapılı, dönemin modasına gore yakışıklı…
LİNK
Yorum Gönder
0 Yorumlar